21 Aralık 2011 Çarşamba

Bu Bloga İlk Girenlere Hoş Geldin ve Açıklama Yazısı

           Bu blogta amacım, tez nasıl yazılır, en iyi yöntem nedir gibi tavsiyeler vermek değil. Tezimi vermeme altı ay kalmışken bu tezi bitirip bitiremeyeceğimin yazılı belgesi olabilir belki… Belki de tez yazarken neler yapılmamalı bilgisini edinebilirsiniz.
            Bu blogu yazıyorum; çünkü ne kadar ilerlediğimi/ilerleyemediğimi görmek istiyorum. Çektiğim sıkıntılarda yalnız mıyım, bilmek istiyorum. Ayrıca tez yazılır, onaylanır, mezun olunur; ancak tezi yazanın “tez yazmak çok zor, çok zor” serzenişinden başka detay bilemeyiz. Ben de her gün yaşayarak öğreniyorum.
            Sosyal Bilimler alanında yüksek lisans yapan bir tez öğrencisiyim. Tezimle ilgili bir günlük tutmaya karar verdim. Biliyorum, klasik… Hatta birkaç tane yazılmaya başlanmış; ancak devamı getirilmemiş örneğine de rastladım.
            Tez öğrencisi, danışmanı, süreci ile ilgili başlıklar ararken en çok “ekşi sözlük”teki deneyimler ilgimi çekti. Bir de tabi tez öğrencisi tavşanla danışmanı aslanın sıkça paylaşılan hikâyesi vardır. Birçok kez paylaşıldığı için yeniden yazmayı tercih etmiyorum. Hikâyenin kıssadan hissesi “Tezinin ne olduğu değil tez danışmanının kim olduğudur” olsa da ben şu anda bunun tam tersini kanıtlamakla meşgulüm. Zira danışman durumlarım sorunlu.
            Tez başlığımı vermek üzereyken danışmanımla ipleri koparıp yeni bir danışmana verilmiş bulunuyorum. Yenisini ben mi seçtim, hayır. Başlık kabul edildi mi, evet. Tezi yazmaya başladım mı, hayır…
            Ekimde dönem başladı ve ben bu ana kadar tek satır bir şey yazmadım. Burada benden tavsiye bekleyen olursa şunu söyleyebilirim ki; benim gibi tezle ilgili tek satırı olmayanlar paniklemesinler.
            Tezim üç bölümden oluşmakta ve şu ana kadar sadece bir bölümü kesinleşmiş durumda. Düzeltmelerim devam etmekte ve başlığı değiştirme sürecindeyim. Ben bunlarla uğraşa dururken birkaç hafta içinde yeni bir tez danışmanım olacak. Bu kadar belirsizliğin içinde tek satır yazamamış olmam normal herhalde… Yoksa değil mi? Şu yeryüzünde tezle ilgili işleri ters giden bir ben miyim, biraz da bunu öğrenme amacındayım. Benzer hikâye, deneyim, tavsiye vs. paylaşmak isteyen olursa öğrenmek isterim.
            Sanırım tezi mayıs ya da haziranda teslim etmem gerek. O zamana kadar sık sık tezimle ilgili neler yaptığımı buraya yazacağım.

2 yorum:

  1. Yazdıkların, dileklerin için teşekkür ederim. Umarım kolay gelir :)
    Senin durumun için üzüldüm; ancak bence sen de pes etmemelisin. Benim senin durumunun detaylarını bilmeden, buradan seni anlamıyor gibi konuşmam doğru olmaz; ancak maddi durum ve sağlığın dışındaki durumlar için söyleyebilirim ki asla pes etmemelisin.
    Ocak ortası oldu ve benim de yazılmış tek bir cümlem yok; ama bu sürede başlığımın değişmesi için elimden gelen her şeyi yaptım. Başlığım prosedüre takılmazsa istediğim şekilde olacak. Bu süreçte okumalarıma devam ettim ki şu an 3. danışmanımdayım. Yani her şey umduğumuz gibi kolay ilerleyemiyor malesef.
    Eğer çok istersen bu sene yapamıyorsan daha sonra da devam edebilirsin. Zor olur; ama çalışırken de yazabilirsin. Başkalarının, isteklerini senin elinden almasına izin verme sonuna kadar mücadele et, derim. Olmuyorsa da üzülme, sağlığın her şeyden daha önemli :)

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim beğendiğine sevindim ;)

    YanıtlaSil